Commons talk:Welcome/tr

From Wikimedia Commons, the free media repository
Jump to navigation Jump to search

HÜSEYİN AKYÜZ[edit]

Öykü ve Roman Yazarı 1950 yılında İstanbul'da doğdu. İlk öyküsü 1965 yılında Pardon Mizah dergisinde yayınlandı. Daha sonraları Gösteri, Varlık, Dönemeç, Yeni Olgu, Oluşum,Düşün, Yaba Öykü, Adam Öykü gibi dergilerde öyküleri, şiirleri ve öykü üstüne kuramsal yazıları yer aldı. 1979 yılında Kültür Bakanlığının açtığı çocuk yapıtları yarışmasında "Sevgiyle Anımsamak" adlı öykü kitabı dosyası başarı ödülü kazandı. Gösteri Dergisinin düzenlediği yarışmada bir öyküsü yayınlanmaya değer bulundu. İşçi dünyasından sesler getiren öykülerini topladığı "Beyaz Güvercin" adlı yapıtına 1982 Akademi Kitapevi Öykü Birincilik Ödülü verildi. Bu ödülden sonra yazdığı öyküler arasından seçme yaparak hazırladığı "Samuray Fırtınası" adlı kitabıyla da 1991 yılında Seyhan Belediyesi 3. Kültür Şenliği bünyesinde düzenlenen Orhan Kemal Öykü Ödülünü paylaşan yazarlar arasında yer aldı. Son öykü kitabı "Yağmurda Kuş Sesleri" DİSK eski genel başkanlarından Abdullah Baştürk anısına verilen 2012 Abdullah Baştürk İşçi Edebiyatı Ödülü'ne ve Naim Tirali Öykü Ödülüne değer bulundu.

Ödülleri: 1979 Kültür Bakanlığı Öykü Başarı Ödülü 1982 Akademi Kitapevi Öykü Birincilik Ödülü 1991 Orhan Kemal Öykü Ödülü 2012 Abdullah Baştürk İşçi Edebiyatı Ödülü 2012 Naim Tirali Öykü Ödülü Yayınlanmış kitapları: Öykü: 1-Beyaz Güvercin 2-Samuray Fırtınası 3-Bütün Düşlerin Akşamı 4-Denizkızı ve Çocuk 5-Yağmurda Kuş Sesleri 6-Sevgiyle Anımsamak Roman: 1-Yusuf'un Defteri

TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN SINIRLARI[edit]

TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN SINIRLARI BELLİ OLDUĞU HALDE NASIL OLURDA BÖYLE BİR HARİTA KOYABİLİRSİNİZ SINIRLARIMIZI DEĞİŞTİRMENİZ İÇİN SAVAŞ AÇMANIZ VE BİZİ ESİR ALMANIZ YADA YOK ETMENİZ GEREKİR BİZ SİZİN SINIRLARINIZLA OYNUYORMUYUZ VİKİPEDİ YAPIYORSUNUZ HAYAL ÜRÜNÜ SAYFA YAPMAYIN GERÇEKLERİ UYGULAYIN VE BU HARİTAYI KALDIRIN.


                             VARTO’DA BİR DEVRİMCİ NEFER 
                                                                                          Veysel Otunç
         Haşim, 1 Şubat 1956 yılında Varto’nun Cıvarka (Kartaldere) köyünde, taş duvar, toprak damlı bir evde Hüseyin ve Besira’nın ilk çocukları, ilk sevinçleri, ilk mutlulukları idi
        18 Ağustos 1966’da deprem olduğunda Haşim on yaşındaydı. Babasıyla tarlada çalışıyor, ekin biçiyordu. O depremde kız kardeşi Gule ve henüz bir yaşına basmamış erkek kardeşini yitirdi. 
        Devlet okul çağına gelmiş çocukları toplayıp, yatılı okula gönderdi. Deprem çocuklara okul yolunu açmıştı. Haşim’de yatılı okulu okumak üzere Silvan’a gönderildi.
         İlkokulu Silvan’da, Ortaokulu Mersin’de okudu. Haşim bıçkın delikanlılık çağındaydı. Adına uygun sert ve kavgacıydı. Uzakdoğu sporlarına gitti. Kavgaların çoğunda dayak yedi Yine de kavgadan kaçmadı. Hızlı, hareketli, cesur kişiliği ergenliğinden başlayarak öne çıktı.
        Denizlerin asılması, Haşim’in yaşamında dönüm noktasıydı. Siyasete ilgi duydu. Devrimleri, devrimcileri sevmeye, öğrenmeye başladı. Kitaplar, dergiler okudu. 
        Bu arayış ve değişim Mersin’de kalma olanaklarını bitirdi. Haşim liseyi okumak üzere Varto’ya döndü. Varto lisesine kaydını yaptırdı. Okula gittiği ilk gün “kılık kıyafeti” yüzünden okul idaresi ile tartıştı. Bir öğretmenle yumruk yumruğa birbirine girdiler. Polisler çağrıldı, karakola götürdüler. 
         Haşim’in karakolla ilk tanışımıydı.
         Mersin’de okumaya başladığı Halkın Kurtuluşu Gazetesi’ni Varto’da bulunca gazete üzerinden devrimcilerle tanışmaya başladı. Tanıştığı arkadaşlarının çoğu lise öğrencisiydi. Lise devrimci hareketlerin potansiyel olarak en yoğun olduğu bir alandı. 
          Haşim artık örgütlüydü. Ve Halkın Kurtuluşu için mücadele ediyordu.
          Gerici bir öğretmenin şikâyeti üzerine Haşim gözaltına alındı ve kaba işkenceden geçirildi.
          İşkenceyle ilk tanışımıydı Haşim’in.
          Devrimci dalga ülkenin sokaklarına taşmıştı. Grevler, direnişler, sokak çatışmaları yaygındı. Varto’da politik bilinç ve dinamizm uç noktadaydı.
           Bir çatışma sonrası Haşim’e cezaevi yolu göründü. Tutuklayıp Muş kapalı cezaevine gönderdiler. Cezaevinde hücreye atıp pranga vurdular.
          Yıl 1978’di! Haşim’in cezaeviyle ilk tanışmasıydı. Kısacık tutukluluktan sonra tahliye edildi. Okula geri döndü.
           Varto Lisesi’nden mezun oldu. 
            …
           Varto’da, köylerde parti bayrağını daha ileri taşımak için soluksuz koşanlardan biriydi.  
           Varto’da korsan gösteri sonrasında, kahvede üzerinde tabancayla yakalandı, tutuklandı. 
           Mart, Nisan 1980’de tutuklu kaldı. 
           …
          12 Eylül 1980’de askeri faşist cunta iş başına geldiğinde arkadaşları ile birlikte Cıvarka’da evdeydi. 
         Darbeciler, devrimcilerin izlerini sürüyordu. Köylerde devrimci faaliyet kırılmamıştı henüz. Toplantılar yapılıyor, kapı altlarından faşist cuntayı teşhir eden bildiriler dağıtılıyordu.
          1981’in kışında yapılan operasyonlarda birçok yoldaşı yakalandı. 90 gün süren işkenceli sorgulardan geçirildiler, tutuklanıp zindanlara atıldılar.
           Varto’da barınma olanakları tükendiğinde bir grup yoldaşı ile birlikte Ekim 1981’de Varto’dan ayrıldı.
            Haşim, hayatını halka ve devrime adamış bir militandı. O; yoldaşlığın özveri, fedakârlık ve sahiplenmeyi gerektiğini kendi yaşam pratiğiyle gösterdi. Nitekim 6 Aralık 1981’de Meriç’ten Yunanistan’a geçmek istediğinde yoldaşlarını geçirmek telaşındaydı yine, ırmağın buz kesen öfkesi ile boğuşuyordu. Haşim’in kalbi o gün Meriç’in azgın sularında sustu.
          Haşim Otunç Halkın Kurtuluşu davasında bir neferdi.
          23 yıl oldu, bilincimizde yeri öyle yeni ki.	
          Kavgadan kalan sesi kızıl bir fırtınadır Varto’nun sokaklarında,  gülüşü sıcak bir ilkbahardır. Dağılacak ülkeye dalga dalga mutlaka. 
          Saygıyla anıyoruz.
         Not: Bu yazı Evrensel Gazetesi’nin 6 Aralık 2004 tarihli sayısında ve www.subatyildizi.net/modules.php?name, www.halkcephesi.net/kutuphane/Devrimin.../  

eregli78.com/ web sitelerinde yayınlandı.

Haşim Otunç[edit]

                             VARTO’DA BİR DEVRİMCİ NEFER 
                                                                                          Veysel Otunç
         Haşim, 1 Şubat 1956 yılında Varto’nun Cıvarka (Kartaldere) köyünde, taş duvar, toprak damlı bir evde Hüseyin ve Besira’nın ilk çocukları, ilk sevinçleri, ilk mutlulukları idi
        18 Ağustos 1966’da deprem olduğunda Haşim on yaşındaydı. Babasıyla tarlada çalışıyor, ekin biçiyordu. O depremde kız kardeşi Gule ve henüz bir yaşına basmamış erkek kardeşini yitirdi. 
        Devlet okul çağına gelmiş çocukları toplayıp, yatılı okula gönderdi. Deprem çocuklara okul yolunu açmıştı. Haşim’de yatılı okulu okumak üzere Silvan’a gönderildi.
         İlkokulu Silvan’da, Ortaokulu Mersin’de okudu. Haşim bıçkın delikanlılık çağındaydı. Adına uygun sert ve kavgacıydı. Uzakdoğu sporlarına gitti. Kavgaların çoğunda dayak yedi Yine de kavgadan kaçmadı. Hızlı, hareketli, cesur kişiliği ergenliğinden başlayarak öne çıktı.
        Denizlerin asılması, Haşim’in yaşamında dönüm noktasıydı. Siyasete ilgi duydu. Devrimleri, devrimcileri sevmeye, öğrenmeye başladı. Kitaplar, dergiler okudu. 
        Bu arayış ve değişim Mersin’de kalma olanaklarını bitirdi. Haşim liseyi okumak üzere Varto’ya döndü. Varto lisesine kaydını yaptırdı. Okula gittiği ilk gün “kılık kıyafeti” yüzünden okul idaresi ile tartıştı. Bir öğretmenle yumruk yumruğa birbirine girdiler. Polisler çağrıldı, karakola götürdüler. 
         Haşim’in karakolla ilk tanışımıydı.
         Mersin’de okumaya başladığı Halkın Kurtuluşu Gazetesi’ni Varto’da bulunca gazete üzerinden devrimcilerle tanışmaya başladı. Tanıştığı arkadaşlarının çoğu lise öğrencisiydi. Lise devrimci hareketlerin potansiyel olarak en yoğun olduğu bir alandı. 
          Haşim artık örgütlüydü. Ve Halkın Kurtuluşu için mücadele ediyordu.
          Gerici bir öğretmenin şikâyeti üzerine Haşim gözaltına alındı ve kaba işkenceden geçirildi.
          İşkenceyle ilk tanışımıydı Haşim’in.
          Devrimci dalga ülkenin sokaklarına taşmıştı. Grevler, direnişler, sokak çatışmaları yaygındı. Varto’da politik bilinç ve dinamizm uç noktadaydı.
           Bir çatışma sonrası Haşim’e cezaevi yolu göründü. Tutuklayıp Muş kapalı cezaevine gönderdiler. Cezaevinde hücreye atıp pranga vurdular.
          Yıl 1978’di! Haşim’in cezaeviyle ilk tanışmasıydı. Kısacık tutukluluktan sonra tahliye edildi. Okula geri döndü.
           Varto Lisesi’nden mezun oldu. 
            …
           Varto’da, köylerde parti bayrağını daha ileri taşımak için soluksuz koşanlardan biriydi.  
           Varto’da korsan gösteri sonrasında, kahvede üzerinde tabancayla yakalandı, tutuklandı. 
           Mart, Nisan 1980’de tutuklu kaldı. 
           …
          12 Eylül 1980’de askeri faşist cunta iş başına geldiğinde arkadaşları ile birlikte Cıvarka’da evdeydi. 
         Darbeciler, devrimcilerin izlerini sürüyordu. Köylerde devrimci faaliyet kırılmamıştı henüz. Toplantılar yapılıyor, kapı altlarından faşist cuntayı teşhir eden bildiriler dağıtılıyordu.
          1981’in kışında yapılan operasyonlarda birçok yoldaşı yakalandı. 90 gün süren işkenceli sorgulardan geçirildiler, tutuklanıp zindanlara atıldılar.
           Varto’da barınma olanakları tükendiğinde bir grup yoldaşı ile birlikte Ekim 1981’de Varto’dan ayrıldı.
            Haşim, hayatını halka ve devrime adamış bir militandı. O; yoldaşlığın özveri, fedakârlık ve sahiplenmeyi gerektiğini kendi yaşam pratiğiyle gösterdi. Nitekim 6 Aralık 1981’de Meriç’ten Yunanistan’a geçmek istediğinde yoldaşlarını geçirmek telaşındaydı yine, ırmağın buz kesen öfkesi ile boğuşuyordu. Haşim’in kalbi o gün Meriç’in azgın sularında sustu.
          Haşim Otunç Halkın Kurtuluşu davasında bir neferdi.
          23 yıl oldu, bilincimizde yeri öyle yeni ki.	
          Kavgadan kalan sesi kızıl bir fırtınadır Varto’nun sokaklarında,  gülüşü sıcak bir ilkbahardır. Dağılacak ülkeye dalga dalga mutlaka. 
          Saygıyla anıyoruz.
         Not: Bu yazı Evrensel Gazetesi’nin 6 Aralık 2004 tarihli sayısında ve www.subatyildizi.net/modules.php?name, www.halkcephesi.net/kutuphane/Devrimin.../  

eregli78.com/ web sitelerinde yayınlandı.

Haşim Otunç[edit]

                             VARTO’DA BİR DEVRİMCİ NEFER 
                                                                                          Veysel Otunç
         Haşim, 1 Şubat 1956 yılında Varto’nun Cıvarka (Kartaldere) köyünde, taş duvar, toprak damlı bir evde Hüseyin ve Besira’nın ilk çocukları, ilk sevinçleri, ilk mutlulukları idi
        18 Ağustos 1966’da deprem olduğunda Haşim on yaşındaydı. Babasıyla tarlada çalışıyor, ekin biçiyordu. O depremde kız kardeşi Gule ve henüz bir yaşına basmamış erkek kardeşini yitirdi. 
        Devlet okul çağına gelmiş çocukları toplayıp, yatılı okula gönderdi. Deprem çocuklara okul yolunu açmıştı. Haşim’de yatılı okulu okumak üzere Silvan’a gönderildi.
         İlkokulu Silvan’da, Ortaokulu Mersin’de okudu. Haşim bıçkın delikanlılık çağındaydı. Adına uygun sert ve kavgacıydı. Uzakdoğu sporlarına gitti. Kavgaların çoğunda dayak yedi Yine de kavgadan kaçmadı. Hızlı, hareketli, cesur kişiliği ergenliğinden başlayarak öne çıktı.
        Denizlerin asılması, Haşim’in yaşamında dönüm noktasıydı. Siyasete ilgi duydu. Devrimleri, devrimcileri sevmeye, öğrenmeye başladı. Kitaplar, dergiler okudu. 
        Bu arayış ve değişim Mersin’de kalma olanaklarını bitirdi. Haşim liseyi okumak üzere Varto’ya döndü. Varto lisesine kaydını yaptırdı. Okula gittiği ilk gün “kılık kıyafeti” yüzünden okul idaresi ile tartıştı. Bir öğretmenle yumruk yumruğa birbirine girdiler. Polisler çağrıldı, karakola götürdüler. 
         Haşim’in karakolla ilk tanışımıydı.
         Mersin’de okumaya başladığı Halkın Kurtuluşu Gazetesi’ni Varto’da bulunca gazete üzerinden devrimcilerle tanışmaya başladı. Tanıştığı arkadaşlarının çoğu lise öğrencisiydi. Lise devrimci hareketlerin potansiyel olarak en yoğun olduğu bir alandı. 
          Haşim artık örgütlüydü. Ve Halkın Kurtuluşu için mücadele ediyordu.
          Gerici bir öğretmenin şikâyeti üzerine Haşim gözaltına alındı ve kaba işkenceden geçirildi.
          İşkenceyle ilk tanışımıydı Haşim’in.
          Devrimci dalga ülkenin sokaklarına taşmıştı. Grevler, direnişler, sokak çatışmaları yaygındı. Varto’da politik bilinç ve dinamizm uç noktadaydı.
           Bir çatışma sonrası Haşim’e cezaevi yolu göründü. Tutuklayıp Muş kapalı cezaevine gönderdiler. Cezaevinde hücreye atıp pranga vurdular.
          Yıl 1978’di! Haşim’in cezaeviyle ilk tanışmasıydı. Kısacık tutukluluktan sonra tahliye edildi. Okula geri döndü.
           Varto Lisesi’nden mezun oldu. 
            …
           Varto’da, köylerde parti bayrağını daha ileri taşımak için soluksuz koşanlardan biriydi.  
           Varto’da korsan gösteri sonrasında, kahvede üzerinde tabancayla yakalandı, tutuklandı. 
           Mart, Nisan 1980’de tutuklu kaldı. 
           …
          12 Eylül 1980’de askeri faşist cunta iş başına geldiğinde arkadaşları ile birlikte Cıvarka’da evdeydi. 
         Darbeciler, devrimcilerin izlerini sürüyordu. Köylerde devrimci faaliyet kırılmamıştı henüz. Toplantılar yapılıyor, kapı altlarından faşist cuntayı teşhir eden bildiriler dağıtılıyordu.
          1981’in kışında yapılan operasyonlarda birçok yoldaşı yakalandı. 90 gün süren işkenceli sorgulardan geçirildiler, tutuklanıp zindanlara atıldılar.
           Varto’da barınma olanakları tükendiğinde bir grup yoldaşı ile birlikte Ekim 1981’de Varto’dan ayrıldı.
            Haşim, hayatını halka ve devrime adamış bir militandı. O; yoldaşlığın özveri, fedakârlık ve sahiplenmeyi gerektiğini kendi yaşam pratiğiyle gösterdi. Nitekim 6 Aralık 1981’de Meriç’ten Yunanistan’a geçmek istediğinde yoldaşlarını geçirmek telaşındaydı yine, ırmağın buz kesen öfkesi ile boğuşuyordu. Haşim’in kalbi o gün Meriç’in azgın sularında sustu.
          Haşim Otunç Halkın Kurtuluşu davasında bir neferdi.
          23 yıl oldu, bilincimizde yeri öyle yeni ki.	
          Kavgadan kalan sesi kızıl bir fırtınadır Varto’nun sokaklarında,  gülüşü sıcak bir ilkbahardır. Dağılacak ülkeye dalga dalga mutlaka. 
          Saygıyla anıyoruz.
         Not: Bu yazı Evrensel Gazetesi’nin 6 Aralık 2004 tarihli sayısında ve www.subatyildizi.net/modules.php?name, www.halkcephesi.net/kutuphane/Devrimin.../  

eregli78.com/ web sitelerinde yayınlandı.